30 Ocak 2015 Cuma

Münih yeşil ve planlı bir şehir... / Munich-München



Almanya, Türklerin gezmek için gittikleri Avrupa ülkelerinin en rahatı olsa gerek. Bende bunun verdiği rahatlıkla iki bebeğimle Münih gezisini planladım ve Allahın izniyle yaptım :) Ankara'dan Lufthansa ile 2.5 saatte München Airport'a indik. Münih şehri, Almanya'nın en büyük üçüncü şehri olup, aynı zamanda da Bavyera eyâletinin en büyük şehri ve başkenti. Münih (München) ismi eski dilde 'keşişlerin yeri' anlamına gelen Munichen'den gelmekteymiş. Bu nedenle Münih'in armasında bir râhip yer almakta. Bundan olsa gerek şehirdeki yapılar, kiliselerden daha yüksek değil :-) Siyah ve altın sarısı (Kutsal Roma İmparatorluğu rengi), Kral Ludwig zamanından beri şehrin resmî renkleri olarak kullanılmaktaymış.  
Münih’te en çok Uşak/Eşmeli gurbetçilerimiz yaşıyormuş ancak biz daha çok Konyalılar ile karşılaştık :) Ayrıca Münih’in havası da Türkiye’ye göre biraz serin üzerinize mutlaka hırkalarınızı alın gelin derim..
München Airport
Şehirde trafik cezaları çok caydırıcı olduğu için sürücüler özellikle de taksiciler kurallara uyuyor. Bu çok güzel bir uygulama keşke Türkiye’de de herkes riayet etse diyorken, iki bebek koltuğu olmadığı için taksici bizi almadan geçti ve 1 saat durakta ikinci taksiyi beklemek zorunda kaldık...Allaha şükür Mercedes marka bir taksi geldi ve bize yine macera başladı :-) Taksi merkezini ararsanız sizin için bir taksi gönderiliyor ve başka hiçbir taksi sizi almıyor. Telefonunuzda taksi programı varsa oradan da taksi istemeniz mümkün. Metro ağı çok gelişmiş olduğu için insanlar taksiyi pek kullanmıyorlar.
Yurtdışında yemek büyük bir probleme dönüşebiliyor. Fakat Almanya'da bu durum kısmen aşılmış durumda. Göethe Strasse tam bir Türk bölgesi..Her yerde Türk lokantaları, bakkalları, kafeleri var. Biz yanlış hatırlamıyorsam "Altın Sini" isminde bir Gaziantep lokantasında yemek yedik. Yemeklerin lezzeti fena değildi..
BMW Welt  & BMW Müzesi
Münih’te gezilecek yerler arasında BMW Welt  ve BMW Müzesi ilk sırada yer alıyor. Burada BMW araçlarının yeni çıkanları tanıtılmakta ve BMW'nin eski arabalarının yer aldığı bir müze bulunmakta. Son model BMW otomobillerini görünce buradan ayrılmak istemeyecek ve bir tanesini kapıp Münih turuna çıkmak isteyeceksiniz :) 


             

190m.uzunluğundaki Olympic Tower’a (Olimpiyat Kulesi) çıkarak tüm Münih'i kuş bakışı görmeniz mümkün. Ardından buranın hemen yanı başındaki Olympia Park'a gidilebilir. Burası 1972 Yaz Olimpiyatları için inşa edilmiş. Parkta çocuklarla güzel zaman geçirebileceğiniz birçok aktivite yapılıyor. Yeşile hasretseniz ve çocuklarınız varsa buraya yakın olan İngiliz Bahçesi (Englischer Garten) gezilecek bir başka yer.

Münih'in  Olympic Tower'dan görüntüsü
Şehir merkezi Marienplatz ikinci gezilebilecek mekânlardan. Özellikle tarihi doku ve modern mimari ve kültürleri bir arada görmek istiyorsanız ideal yerlerden. Şehir merkezindeki çoğu yer yürüme mesafesinde. Merkez kalabalık ve hareketli..Ben genelde her saat canlı ve tarihi alanları sevdiğim için tam benim yerimdi diyebilirim.. Marienplatz meydanındaki Marian Sütunu tepesinde altın “Meryem Ana” heykeli var. Vebadan kurtulmanın anısına yapılan sütun üzerinde aslan, yılan ve ejderha heykelleri var. Ayrıca şehir meydanındaki çoğu bina üzerinde de tarihi heykeller, ejderha heykeli vb. siluetler bulunuyor..

                
           

Marienplatz’daki Rathaus (New Town Hall) çok güzel bir tarihi belediye  binası.. Zaten ilk başta hemen dikkatinizi çekecek ve hemen fotoğraflamaya başlayacaksınız:)

Meydanın kenarındaki su fıskiyesinin önünde oturup dinlenmek ise çok rahatlatıcı...Bunun yanında Alter Peter kilisesi, gotik mimari ile yapılmış Frauenkirche bayanlar katedrali, Residenz Sarayı, Deutsches Museum diğer güzel mekanlardan bazıları.. Frauenkirche ve Alter Peter kiliselerinin kulelerinden de şehir manzarasını doyasıya seyredebilirsiniz.

Marienplatz










Buraların dışında şehir stadyumu Allianz Arena görkemli bir şekilde sizi karşılıyor. Münih, futbola doyacağınız bir şehir olsa gerek. Bizim gittiğimiz (2014 mayıs) dönemde Bayern Münih şampiyon olmuştu ve şehir merkezinde (Marienplatz) kutlamalar vardı.

Münih’te dönem dönem Oktoberfest Festivali (Eylül-Ekim) ve Faşhing Festivali (kış) gibi festivaller yapılıyormuş. Bu festivallerde zaten biraya çok düşkün olan Almanlar ve gelen yüzlerce turist eğleniyormuş. Opera sevenler için ise yaz aylarında şehir merkezinde düzenlenen Opera Festivali oluyormuş.

Şehirde cami dikkatimi çekmez iken, ara sokaklarda mescitlerle karşılaştık. Bizim gittiğimiz dönemde Soma maden faciası nedeniyle mevlüt vardı. Bizde ölen kardeşlerimiz ve yakınları için dua ettik..

Gezmek için güzel ve kesinlikle görülmesi gereken yerlerden biri Münih.

Sevgilerle..




Tüm resimler tarafıma aittir.

19 Ocak 2015 Pazartesi

Moskova'da gezilecek yerler..


Moskova Rusya'nın kalbi gibi.. Moskova'da gezilecek yerler denildiğinde Kızıl Meydan ve Kremlin Sarayı başta geliyor. Şehirde çok sayıda gotik ve rönesans mimarisi karışımı rus mimari eserleri bulunuyor. Her yerde küçük süslü kiliseler mevcut. Burada St. Vasili Kilisesi, devlet büyüklerinin mezarı ve Lenin Mozolesi, Kazan Katedrali, Tarih müzesi ve manej meydanı bulunuyor. Kızıl Meydan'a bayıldım çok büyük ve eğlenceli..Sayısız turist akınına uğradığı için de oldukça kalabalık..Herkes güzel bir açıdan fotoğraf çektirme derdinde..Meydanın Kremlin Sarayı önünde ise "başlangıç (0) noktası" yer alıyor. Mesafeler buradan hesaplanıyor.İnsanlar burada fotoğraf çektirip, dilekleri gerçekleşsin diye yere para atıyorlar:) Ayrıca meydanda lenin kılığındaki adamla da fotoğraf çektirebilirsiniz:)

Kızıl Meydan
     başlangıç noktası (https://hakansenbir.wordpress.com)

Lenin kılığındaki adam




St. Vasili Kilisesi

Kurtarıcı İsa Kilisesi
Kurtarıcı İsa Kilisesi; 1888’de yapılmis, 1931 de Stalin tarafından yıktırılmış ve yerine yüzme havuzu yaptırılmış. 1990 yılında Boris Yeltsin tarafından aslına sadık olarak tekrar inşa edilen kilise, Ortodoks Hıristiyanlığın yaşandığı canlı bir merkez olmuş. Kilisenin içi de dışı kadar görkemli..Biz tam ayin sırasında geldiğimiz için ayin dışarıya hoparlörle duyulacak şekilde yapılıyordu. Kilisenin üzerindeki heykeller ise oldukça ilginç:)


Cami: Sadece Müslümanların bildiği cami inşaat halinde ve içerisinde ibadet etmek için tatar mescidi bulunuyor. Moskova'daki tek cami olup cemaati de cuma saatlerinde camiye sığmıyor. Cami önünde çok sayıda satıcı bulunuyor dikkat etmenizi öneririm. Ama çıkışta tatar böreği ve düşes (baharatlı gazoz tarzı bir içecek) satan bir yer var. Rus yemeklerinden lezzetli olanlarını bulana kadar bu oldukça lezzetli tatar yemeklerinden tadabilirsiniz..

Cuma günü camiye sığmayan cemaat
Arbat Sokağı; Her şehrin meşhur bir sokağı vardır; İstanbul’un İstiklal’i, Ankara’nın Karanfili olduğu gibi Moskova’nın da Arbat’ı var. Canlı müzik, şov vb. etkinliklerle kalabalık ve eğlenceli bir sokak. Kurutulmuş balık pazarı da çok ilginçti...

Novodevichy Manastırı ve Mezarlığı; 17. yüzyılda inşa edilen manastır gayet güzel. Buranın yanı başındaki mezarlıkta ise Nazım Hikmet, Boris Yeltsin, Tolstoy, Gogol ve Çehov gibi önemli kişilerin büstlerle bezenmiş mezarları bulunuyor. Nazım Hikmet'in mezarının başında Türkleri bulunca çok sevindik..:) 


Nazım Hikmet'in mezarı
Mezarlığın en dikkat çekici tarafı ise her kişiye ait özel bir heykelin olması...Gayet yeşil bir alan olduğu için de huzur buluyorsunuz. Mezarlıkta huzur bulunmaz tabi ama sanırım bizim ülkemizden biraz farklı olduğu için öyle hissettim:))

Novodevichy mezarlığı
Moskova Devlet Üniversitesi'nin yeri ise çok güzel. Gayet ihtişamlı ve büyük bir üniversite. Kilise, cami ve havranın bir arada bulunduğu Zafer Parkı ise tüm dinlerin bir arada yaşanabildiğinin örneklerinden. Zira Moskova'da çok sayıda doğu Türki cumhuriyetlerden Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar bulunuyor. Parkta Sovyet mimarisi örneklerinden dev anıtlar ve geniş meydanlar bulunuyor. Parkın yanında ise dünyanın en büyük metro istasyonlarından Moskova metrosu bulunuyor. 

Moskova Devlet Üniversitesi
Tsaritsino ve Kolomenskaya parkları görülmesi gereken diğer mekânlardan bazıları. Parklar özellikle çok güzel. Zaten her yer yemyeşil olduğundan dolayı Moskova ayrı bir güzel ama parklarda dolaşmak çok huzur verici.

Çar Petro heykeli



Ayrıca şehirdeki bulvarlar, heykeller, çeşitli mimari yapılar ilgi çekici. Şehir boyunca uzanan Moskova nehri kenarında ise yürüyen, paten yapan, bisiklet süren insanlar bulunuyor. Teknelerle gezinti yapan insanlar ve turistler çok kalabalık. Nehrin ortasındaki Çar Petro heykeli de görkemli bir eser. Bizim ülkemizde insanların en çok ihtiyacı olan yeşil alan ve su kenarında yürüyüş alanları. Ayrıca "Moskova'nın şifresi Temel" filminin bir kısmı da Moskova da çekilmiş..:)

Moskova nehri (www.global-yurtdisiegitim.com)
Bütün bu yerleri gezerken gece olmasına rağmen havanın kararmadığını göreceksiniz. Çok ilgi çekici olan "beyaz geceler" hafızanızda güzel bir anı olarak kalacak:)

Sevgilerle..



13 Ocak 2015 Salı

Uzakrota:Cüceler Şehri Wroclaw..




Wroclaw cüceler şehri diye anılır ve gidenlerin hafızalarında hoş bir anı olarak kalır..Yazımın devamı için lütfen aşağıdaki linke tıklayınız:)



12 Ocak 2015 Pazartesi

Wroclaw'da huzur veren bir park..

Polonya'nın şirin şehri Wroclaw, cüceler şehri diye anılmasının yanında yeşil bir şehir olmasıyla da ünlüdür. Zira botanik parkını görünce yeşile doyup huzura da alıp geliyorsunuz yanınızda..

Wroclaw Botanik Parkı
Dünyanın her yerindeki sayısız çiçek ve bitki çeşidi bulunuyor parkta. En sevdiğim kısmı ise kaktüs çeşitleri oldu. O kadar farklı çeşit kaktüsü bir arada görmemiştim. Kaktüs bölümündeyken kendinizi çölde kalmış gibi hissedebilirsiniz:)

Kaktüs çeşitleri




Wroclaw botanik parkında çiçeklerin ve bitkilerin özellikleri üzerlerinde anlatılıyor. Aynı zamanda o bitkiden yapılan ilaç, şampuan, krem vb. ürünlerde üzerlerine bırakılmış. Çoğu bitki ve ürün hala dünyada bilinmiyor. Bu ürünleri bilimsel olarak incelemek için burası ayrıca vakit harcanması gereken bir yer..Sizde ilk defa geliyorsanız öncelikle parktaki huzur veren atmosfer ile ilgilenebilirsiniz:)) 

                            
                                   
Bitkilerden elde edilen ürünler



Gezimizin ilerleyen saatlerinde çocukların ikisi de uyuyor. Uyunmayacak yer değil tabi:))



Wroclaw botanik parkında gezinti yapan katolik rahip ve rahibe ise çok sevimliydi:)) 

Botanik parkı en güzel anlatan tablolardan biri ise şatonun kenarındaki fotoğraf. Ayrıca park içerisindeki tanıtım müzelerini de gezebilir, çayınızı bu eşsiz manzara karşısında yudumlayabilirsiniz..Anılarınızın hep taze kaldığı, hatırladığınız da hep gülümseyeceğiniz huzur dolu bu botanik parka fırsatınız varsa mutlaka gitmenizi tavsiye ederim..


Sevgilerle..




Tüm resimler tarafıma aittir.

8 Ocak 2015 Perşembe

Gezimanya: Şirin ve Yeşil Bir Şehir Wroclaw


Wroclaw
Polonya'nın en şirin ve yeşil şehirlerinden olan Wroclaw hakkındaki yazıma Gezimanya sitesinden ulaşabilirsiniz. Ulaşmak için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:))

http://gezimanya.com/GeziNotlari/sirin-ve-yesil-bir-sehir-wroclaw

Niegara Şelalesi hatırası :) / Niegara Falls :)

Niegara Şelalesi'ni eskiden gezi programlarında hayranlıkla seyrederdim. Ama muhteşem bir yer olduğunu gidip görünce anladım.. Niegara Şelalesi New York eyaletinin Buffalo şehrinde bulunuyor. Tam olarak Kanada sınırında olduğu için hem Kanadalılar hem de Amerikalılar sahipleniyor şelaleyi. Manzarayı karşı kıyıda Kanadalılar seyrederken, biz de Amerika tarafında seyre durduk..Manzara öyle muhteşem, insanı rahatlatan bir manzara ki, o ihtişam karşısında Allah'ın yarattığı güzellikleri izlerken çok mutlu oluyorsunuz..


Niagara Şelalesi
Sihizme inanan birinin
şelalenin kenarında yaptığı ibadeti
Şelale manzarasını birçok noktadan izleme imkanınız var. İsterseniz gözlem kulesine çıkıp, isterseniz tepelere çıkıp, isterseniz tekneye binerek, isterseniz de şelale boyunca parkta gezerek izleyebilirsiniz. Şelaleyi görmeye gelen yüzlerce farklı kültür ve inanışa sahip insanlar da oldukça dikkatinizi çekebilir :) Şelaleye baktığınızda çok yüksek bir sesle kuvvetli suyun akışını görünce manzaraya doyamayacaksınız...

Niegara Şelalesi'nin bazı yerlerinin tersten aktığı söyleniyor. Çok fazla turist ağırlayan şelaleye 10 km uzaklıkta oteller  mevcut. Hem dinlenip hem gezebilirsiniz. Şelale boyunca uzanan Niagara Falls State Park'ta kitap okuyabilir, gezinti yapabilir, yatıp uzanabilir veya piknik yapabilirsiniz. 


Buffalo'ya New york havaalanından uçakla bir buçuk saate gidilebiliyor. Burdan sonrası için araba kiralamanız gerekebilir. Havaalanından şelaleye kadar 2 saatlik mesafe var. İsterseniz tren ile de New York'tan gidilebilir. Biz arabayla New Jersey'den Niegara Şelalesi'ne 7 saatte gittik. Yol üzerinde kahve molaları verip gezme imkanımız oldu. Yol boyu çok yeşil olduğu için gidene kadar sıkılmadık. Gittiğimiz de ağustos ayıydı ve hava güzeldi. Kışın soğuk olabilir, çünkü genelde serin bir havası var. Özellikle şelalenin altına girdiğinizde baya bir ıslanıyorsunuz:)

Niegara Şelalesi'nin 3 bölümü bulunmaktadır. En büyükleri Atnalı Şelalesi (Horseshoe Fall), diğerleri ise Amerika Şelalesi (American Fall) ve Gelinduvağı Şelalesi (Bridail Fall) olarak adlandırılır. Niegara Şelalesi dünyanın beşinci büyük şelalesiymiş. Özellikle Horseshoe Fall gerçekten de büyük ve heybetli...Niegara ismini de Kızılderelilerin verdiği söyleniyor. Anlamı ise "Suların şimşeği"..gerçekten de öyle:))



Şelale üzerinden elektrik enerjisi üretiliyor. Bundan hem Kanadalılar, hem de Amerikalılar faydalanıyor. Nikola Telsa tarafından kurulmuş. Şelale kenarındaki park boyunca müzeler, akvaryum, hediyelik eşya mağazası, yemek restoranları bulabilirsiniz.  Park boyunca gezmek çok eğlenceli. Her yerde sincaplar ve ördekler var. Kanada tarafı ile arasında Gökkuşağı Köprüsü (Rainbow Bridge) bulunuyor. Kanada tarafından şelalenin daha güzel göründüğünü söylüyorlar. Fakat eğer Kanada vizeniz yoksa Kanada tarafına geçmeniz çok zor. 

Niegara Şelalesinde tekne turu yapmadan kesinlikle dönmeyin. Yaklaşık yarım saat süren tekne turuna önce gözlem kulesindeki asansörden inerek Sislerin Kızı (Maid of the Mist) denilen iskeleye gelip başlıyorsunuz. İskeleye geldiğinizde sıra bekleyen yüzlerce insan bulunuyor. Sırayla grupları tekneye alıyorlar ve tekneyle şelanin altına geldiğinizde müthiş şeyler yaşıyorsunuz... Unutamayacağınız bu hatıra için tekrar buraya gelmek isteyeceğinizi söyleyebilrim:)) Tekneye binerken üzerinize ıslanmamak için mavi renkli yağmurluklar veriyorlar. Hatta bebekler için bile özel yaptırılmış:)) Kanada tarafındakiler ise kırmızı giyiyor. Nehir boyu gezinti sırasında kırmızı ve mavi yağmurluklu insanlardan oluşan tekneler dolaşıyor:)) Bol bol fotoğraf ve video çekip bu anı kaydedin..



Bunun dışında şelalenin arkasındaki Rüzgarlı Mağara ve nehrin ortasındaki Keçi Adası da görülebilecek güzel yerlerden. Ayrıca şelalenin gece görüntüsü gündüz görüntüsü kadar güzel. Gece şelale üzerinde farklı renk ışıklandırmalar yapılarak daha heyecanlı hale getirilmiş. Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim.


Niegara Şelalesi Gece Görüntüsü






Unutamayacağınız ve her hatırladığınızda keyif alacağınız bu doğa harikasını mutlaka görmenizi tavsiye ederim..

Sevgilerle...




Tüm fotoğraflar tarafıma aittir.